HİÇBİR DARBE DESTEKLENEMEZ.

Dünyanın neresinde olursanız olun, hangi ülkede yaşarsanız yaşayın, en kötü, en beceriksiz, en verimsiz sivil iktidar bile, adı ne olursa olsun bütün darbelerden daha iyidir. Çünkü beğenmediğin iktidarı ilk seçimde değişme şansı halkın elindedir.

Ama darbede öyle değil.

Oy vermediğiniz, desteklemediğiniz, desteklemenizin dahi mümkün olmayacağı insanlar, zorla, zulümle, kanla, gözyaşıyla iktidarı ele geçirmekle kalmaz, o güne kadar “dürüst bir vatandaş” olarak bilinseniz bile “vatan haini, alçak” olarak yargılanıp, en ağır işkencelere uğrar, en onursuz bir yaşama layık görülürsünüz, sağ bırakılırsanız.

Bunu en iyi bilen, cumhuriyet tarihi boyunca birçok darbe gören, en kötü badireleri atlatan, çok acı çeken, çok kayıp veren ve halen adı geçtiğinden yutkunup duran milletimizdir.

Bunun sonucu olmalı ki, Türkiye’nin her tarafında, her ilinde, her ilçesinde, her yerleşim yerinde, siyasi parti ayrımı yapılmaksızın, her ırktan, her inançtan, her statüden insanımızın sokaklara çıkıp, meydanları doldurup demokrasisine, ülkesine, geleceğine ve iradesine sahip çıkma adına adeta bir nefer gibi nöbet tutmasıdır.

Şanlıurfa, bunun en güzel örneğini gösteriyor.

Farklı dinlerden, farklı ırklardan veya kimliklerden, farklı inançlardan, farklı siyasi görüşlerden herkes, tereddüt etmeden, usanmadan, bıkmadan meydandaki yerini, alıyor.

Gün, birlik günüdür.

Gün, ülkenin ve çocuklarımızın geleceğini kurtarma günüdür.

Görüş ayrılıklarımız, farklılıklarımız, aynı ülkede, bir arada, kardeşçe yaşamamıza engel değil.

Ama bunun için bize ait diyeceğimiz bir ülkemiz olmalı ve bu ülkeyi, kafası esen darbecilere teslim etmemeliyiz.

Bunu en güzel yapan da Şanlıurfalılardır; Bu ayrıntı da, herkese örnek olmalı.

Hayırla Kalın